2020 'YE GİRERKEN

YİNE YENİ BİR YILI KARŞILAMAK

2019 yılını tamamlarken; altı yıl önce, 2013 biterken yazdığım yeni yıl yazısına göz attım. (https://bilgesezer.blogspot.com/2013/12/yeni-yil-heyecani.html )Yılların ne hızlı geçtiğini, insana ve yaşama dair rutin döngünün değişmediğini, her şeyin planlanamadığını kendi akışı içinde yaşandığını tekrar fark ettim. Evlerde, meydanlarda yeni bir yılı karşılama coşkusu değişiklik gösterse de niyetler hep sağlık, mutluluk üzerineydi, bu yıl da aynısı olacak. Yetişmemiş, tamamlanmamış veya başlanılamamış işler, doğallığına kavuşamamış ilişkiler koca bir yılda kendine yer bulamadığı için bir sonraki döneme aktarılacak. Bütçeyi ait olduğu yılda harcama zorunluluğu iyi ki dilekler kutusu için geçerli değil, hayallerimiz tükenirdi yoksa!

Bu yeni yılın diğerlerinden farklı geçebilmesi mümkün olacak mı sizce? Yanıtımızı, şu an sahip olunan varlıklar ile gereksinimler listemizin dengesi, belirleyecek elbette. Toplumsal olarak yakındığımız ama çözümünü mucizelere bağladığımız sorunları yine yok sayarsak pek çok şey, yine yeni bir yıla kalacak. Aynı şekilde kendimize ait kararlarımızda önceliğimiz, başkaları tarafından onaylanmak olacaksa yine yarım kalmışlık hissi ile uğurlayacağız bu seneyi de. Nedenini bilemediğimiz bir şekilde yaş aldıkça geçmişe ilişkin özlem duygusu belki bu durumdan kaynaklıyordur.

Yeni yılda “yeni” bir şeyler yapalım.

Öğrenelim, bilmediğimiz o kadar çok şey var ki, en kısa sürede sonuç verecek olandan başlamak üzere seçin ötelenmiş bir konuyu. (Usta-çırak olabileceğiniz kişiler bulun fark edin yanı başınızdakini ya da öğrenmeye ihtiyacınız olan şeyin adını koyun. Bir yazılım programı, yeni bir dil, el işleri, sanatın her dalı, sürücü olmak vb)

Çözüm odaklı olalım. Yakınmak, suçu hep karşıda aramak ve mağduru oynamak yerine, kararlarımız netleştirip uygulayalım.

Bol bol okuyalım & düşünelim, satır aralarında bizi yakalayan mesajları tadına vararak görelim.(#okudüşünkitapgünleri etiketi ile yaptığımız edebiyat günlerinde aynı şeyi okuduğu halde çok farklı düşünebilen bakış açıları ile tanıştık)

Dinleyelim. An’dan gelenleri, An’da duyulanların tadını çıkaralım.

Dinleyelim yine, kendi sesimiz kadar karşıdakini de duyalım, belki çok şey söylüyordur da, dinletemediği için anlatamıyordur. (çok şey kaçırmış olabilirsiniz)

Paylaşalım. Bilgi, varlık, sevgi ve deneyimleri paylaşmaya açık olunca başta özel yaşam, sohbet sofraları, kahve molaları, yolculuklar ve pek çok şey anlam kazanıyor. (Duygularımızı ayrıca paylaşalım, içinizde kalması belki sizi eksiltiyordur.)

Görelim. Olanaklar ölçüsünde yolculuklar yapalım ve zihne kaydedilecek bol kareler çekelim. (Hiç değilse yaşadığımız yerde, gün doğumu ve batımındaki renklerin etkisini hissedelim.)

Sözcüklerin, cümlelerin, dizelerin ve notaların anlattıklarını paylaşabileceğiniz kişiler ile olmayı deneyelim.

Başkaları ile değil kendimiz ile yarışalım.

Tüketmek için üretmenin yeterli olmadığını fark edip, hızlı tüketimin yan etkileri ile yüzleşelim.

Fonksiyonel  tasarımların sanat karşısındaki zayıflığını görelim.

…… yazacak madde çok, kısaca kendimizi ertelemeden, sızı, hüzün dahil olmak üzere her şeyi farkında olarak yaşayalım.  

Sağlık, ailesel ve ekonomik konularda ciddi problemler yaşayan, kayıpları olan insanlar için yıl döngüsü sizin hissettiğiniz oranda önem taşımayabilir. Ayrıca, beklentileri net, umut edemeyecek kadar yorgun zihinli ve sınırlarını genişletmeden mevcudu korumaya odaklı olanlar için de, yeni yıl rutin bir gece gibi yaşanıyor. Çünkü yaşamlarının yeterince tanımlı olduğunu düşünüp,  anlam yüklemeden bakıyorlar bir gün sonrasına. Ben ise heyecanla karşılayanlardanım; yaşayacak, öğrenecek, paylaşacak ve tadına varacak çok şey olduğunu düşünüyorum.  Yeni yılı karşılama törenlerini abartmayalım desek de güzel bir telaş aslında.  Hatırı sayılır bir özenle sofra hazırlamak, hediye almak/vermek, ev bahçe süslemelerinin anıya dönüşmesini izlemek, birlikte şarkı söylemek, dinlemek, kutlamalara katılmak hep güzel, hep özel olacak.  (bakmayın siz yeni yıla anlam yüklemeyenlere!  Eski yılı uğurladığı akşam, evine büyük/küçük ama yeni eşyalar alan/giyinen, yanıp sönen ışıklar ile mutlu olan, eski simli pullu kartları özleyen ve umudunu tazeleyenlerin enerjisi, rutin bakanlara da bulaşıyor)

Geçmişe uzanmak mümkün olsa ve “bize sadece tek bir olayı, ardından sonuçlarını da değiştirme şansı verilse, hangisi olurdu?” sorusu geldi aklıma. Yanıtlarken aslında yeni yıl ve ardındaki gelecek dönem için öncelik sırasını belirlemenin kolaylaşacağını görebilirsiniz. Tüm ipuçlarının sadece içimizde olduğunu söylemek yeterli olacak.  

Sağlıklı günler temel olmak üzere, herkesin dilek listesinde ilk sıra farklı olacak elbette. Tüm toplumlara ulaşacak aynı zamanda çekirdek aileyi simgeleyecek sevgi, saygı dolu düşünceler ile 2019 yılını, elim varmasa da uğurlayalım artık. “2020” yazımı da söylemi de güzel bir yıl adı. Öyle kolaylıkla yazıp söyleyelim ki, unutamayacak kadar güzel olsun, bitmesin diyecek kadar dolu dolu yaşansın.

Sevgilerimle

Bilge SEZER