SİHİRLİ DİLEKLER

Gelelim dileklerimize, İlk üç-dört dileğin konusu genelde aynı oluyor. Sonra sihirli dileklerin konusu değişmeye, kişiselleşmeye başlıyor.
- Kaybedilmiş sağlığın yeniden kazanılması (mucize)
- Bir türlü benimseyemediğimiz fiziksel özelliklerimizin değişmesi (göz rengi, boy, kilo,vücut yapısı, ses tonu vs) (mucize)
- Harcadıkça içi dolan bir cüzdan, sınırsız servet (hayalden de öte tatmin duygusu )
- Bazı yılları yeniden yaşayabilmek (mucize)
- Çocuk veya kardeş sahibi olmak (kimileri için doğal kazanım iken kimisi için gerçekten mucize)
- Birkaç yabancı dili biliyor olmak (hayal değil çalışmak ile gerçekleşebilir aslında)
- Meslek değiştirebilmek (belli yaş grubu için çok zor olsa da imkansız değil)
- Dünyayı gezmek (mucize değil kesinlikle, gerçekleşebilecek bir hayal)
- Çok usta bir şoför olmak (pahalı arabalar alma kısmı içi hep dolan cüzdan ile çözülüyor zaten)
- Resim, heykel, müzik, tasarım gibi sanatın (kimisi için sporun) her dalı için yetenek sahibi olmak (doğuştan gelen ile sonradan kazanılan arasında çok fark olduğu için mucize denebilir)
- Gerçek aşk ile tanışmak (mucizeye yakın)
- İlişkilerde yaşanan olumsuz olayların etkisini, karşılıklı söylenen kırıcı sözlerin izini karşılıklı olarak silebilmek (mucizenin ta kendisi)
……. diye devam ediyor.
İstekler o kadar çoğalıyor ki, on (10) tane dilek hakkı bile yetmiyor bazen. Ne
cazip olurdu, hayali bile güzel. Aniden zayıflasak/gençleşsek, vücudumuz altın orana gelse,
kel olan saç bölgesi istediğimiz gürlükte yeniden dolsa, ipek bir sesle şarkı
söyleyebilsek, evrensel olan her dili biliyor olsak, istediğimiz fakülteye
stres yüklenmeden girsek, partnerimiz romanlardakileri aratmayacak kadar özel
olsa, iş seçenekleri başımızdan dökülecek kadar çoğalsa, evimiz tasarım
harikası olsa, ilişkilerimiz hiç eskimese keşke. (Keşke
sözcüğünü çok az kullanan sayılı azınlıktan olsak yeter belki de! ) Gerçekte
bir taneye bile razı olmuşken hayallerin sınırsızlığı içinde her şeyi isteyip
duruyoruz, kısacık süren bir rüyayı sahiden yaşamak gibi geçen sürede farkında olmadan dinleniyoruz.
Aslında, böylesine sıra dışı konuları da konuşmaya, paylaşmaya gerek var.
Mucize olursa ne dileriz diye içinizdekileri sıralarken hedeflerinizi ne kadar
ertelediğinizi fark edebilirsiniz. Pişmanlık, yılgınlık, korkaklık, tembellik,
irade eksikliği gibi konular nedeni ötelediğimiz ya da başlamaya güç
bulamadığımız o kadar çok konu var ki!
Böyle bir konuda
konuşmayı saçma bulan ya da aşırı gerçekçi olup zamanını boşa harcayamayacak
olanlar kişilerin bile samimi şekilde yanıtlar verdiğinde fikrinin değiştiğini
gördüm. Ulaşılmaz görünen hayallere, mucize olmadan da, biraz disiplin ve çaba ile
erişilebileceğini siz de fark edeceksiniz. (burada devreye
üşenme-erteleme-vazgeçme yasası devreye giriyor) Bu konuda fikir
jimnastiği yapmayı, doğru hedeflere
yönelebilmek için enerji artırımı gibi algılıyorum. Denemek bedava ve riski
yok, kısacık bir mola gerekiyor sadece…..
Bilge SEZER ÖLMEZ
NOT:
Lütfen bazı maddelere gülmeyin, bu da dilenir mi demeyin. Herkes
mucizeyi aynı konular için istemiyor. On dilek hakkını da yukarıda anlatılmayan ve
aslında erişilebilir maddeler için kullananlar olduğunu biliyorum. Birebir
paylaşımları deşifre etmemek için örnekleme yapmadım. Herkesin önceliği ya da eksikliği farklı olduğu için istekleri de çok renkli oluyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder